FİZİKÖTESİ
AÇISINDAN UFUKLAR VE DAHA ÖTESİ 2
SEZAİ
KARAKOÇ
Kötü ve yanlış milyolarca kez yapılınca
sanki özdeğiştirip doğru ve iyiye dönüşmüşcesine bir cesurluk içinde. Doğru, iyi
ve güzel ise azınlıkta kalmaktan suçlu ve haksız düşmüş.
Her dava sahibinin bir çilesi vardır.
Mü’min sadece tepki adamı değildir.
Pasif değildir. Etki adamıdır. İnisiyatif kendindedir, düşmanda değil.
İslam Allah’a kul olarak özgürlüğü,
Allah’a teslim olarak dünyaya ve nefse hakim olmayı bulmaktır.
Din bir alışkanlık tekrarından ibaret
olmamalıdır. Davranış tekrarı onu bir kireçlenmeye, taşlaşmaya ,donmaya,
klişeleşmeye mahkum etmemelidir. Bu yüzdendir ki arasıra insanlık onu kaybeder
gibi olacak ve yeniden bularak onu tüm samimilikle onu yeniden daracaktır.
Bu dünyanın en büyük gerçeği ölmeden önce ölüp ruhun gözleriyle öte
dğnyayı görebilmektir.
Materyalistler sabırsızlıkları veya
kibirleri yüzünden Allah’a olan mutlaklık vasfını daha asli sahibine gitmeden
maddeye yüklediğinin farkında değildir.
Kişiliğimizi fiillerimiz örüyor,
fiillerimiz de kişiliğimizi doğuruyor.
Felsefelerin din dinlerin felsefe haline
gelişi yozlaşmayı ifade eder.
Uzun vadede zafer hep hakikatındır.
Bir davanın, bir düşüncenin, bir
inanacın yaşaması için doğru, iyi, güzel olması yetmez. O görüş, o düşünce ve o
inancın uğruna hayatını bile çekinmeden verecek yaşatıcılar olmalı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder